CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) bünyesinde gerçekleştirdiği bir basın toplantısında, Ovacık Belediyesi’ne yönelik yapılan görevlendirmeleri eleştirerek, önemli açıklamalarda bulundu. Tanal, bu durumu yerel yönetimdeki bazı uygulamaların ve işleyişin sorgulanması açısından kritik bir noktaya işaret eden bir durum olarak değerlendirdi.
“SUSTURULMAK İSTENİYOR” İDDİASI
Tanal, Ovacık Belediye Başkanlığı’ndan uzaklaştırılan Mustafa Sarıgül hakkında birtakım iddialarda bulundu. Sarıgül’ün, ilçesinde gerçekleştirilen maden arama faaliyetlerine karşı çıkarak, bu süreçte kullanılan maddelerin halkın sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını tehdit ettiğini belirtti. Tanal, bu nedenle Sarıgül’ün susturulmak istendiği ve bu bağlamda terör örgütleriyle ilişkilendirildiği yönünde ciddi iddialarda bulundu.
“TERÖR ÖRGÜTLERİ MİLLİ SERVETİ KORUMAZ”
Basın toplantısında, soruşturma dosyasına ilişkin bilgiler de paylaşan Mahmut Tanal, “Dünyanın hiçbir ülkesinde terör örgütleri, o ülkenin milli servetlerini koruma görevini üstlenmez. Aksine, terör örgütleri bu milli servetleri tahrip eden unsurlar olarak ortaya çıkar,” dedi. Sarıgül’ün, milli serveti koruma çabalarının terör örgütleri ile ilişkilendirilmesinin son derece abes olduğunu ifade eden Tanal, bu durumun hukuka aykırı, vatandaşlara yönelik gözdağı veren bir yaklaşım olduğunu ve Anayasa’nın ihlaline neden olduğunu vurguladı.
“KATILDIĞI CENAZE ÇÖZÜM SÜRECİNDEYDİ”
Tanal, Mustafa Sarıgül’ün, 2012-2013 yıllarında bir cenaze törenine katılması sebebiyle terör örgütleriyle ilişkilendirilmesinin de son derece haksız bir durum olduğunun altını çizdi. O dönemde Türkiye’de bir çözüm sürecinin olduğunu ifade eden Tanal, “Bu süreçte, bu tür kamu kurumlarının telkiniyle katılan kişiler hakkında herhangi bir idari, siyasi veya cezai soruşturma yapılmasına izin veren bir yasa Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçmiştir,” şeklinde konuştu.
Bütün bu olayların ardında bir planın olduğunu ileri süren Tanal, hukukun gereğinin yerine getirilmediğini savundu. Ayrıca, belediyelere yönelik yapılan görevlendirmenin siyaseten belirlenen mühendislik projeleri çerçevesinde gerçekleştiğini iddia etti. Bu durumun, yerel yönetimlerin özgürlüğünü kısıtlayarak halkın iradesini hiçe sayma anlamına geldiğini belirtti.
Sonuç olarak, Mahmut Tanal, Ovacık Belediyesi’nde yaşanan bu gelişmelerin yalnızca yerel bir yönetim sorunu olmadığını, aynı zamanda demokrasi ve hukukun üstünlüğü açısından Türkiye genelinde kaygı verici bir duruma işaret ettiğini vurguladı. Bu tür uygulamaların, sadece Ovacık’ı değil, Türkiye’nin birçok yerindeki benzer yönetsel süreçleri de tehdit ettiğini açıkladı.