Seçmen, yerel seçim sonuçlarıyla iktidara büyük bir ders verdi ve CHP’ye büyük bir sorumluluk yükledi. Başta ekonomik koşullar olmak üzere, Anayasa’nın ve Demokrasinin tam anlamıyla uygulandığı bir ülke istediklerini belirtti ve CHP’yi birinci parti olarak seçti. Bu seçim sonuçlarıyla, CHP’ye içinde bulunduğumuz zor yaşam koşullarından kurtarma görevi verdi.
CHP Genel Başkanı Sayın Özel’e seçmen, “Git AKP Genel Başkanını yumuşat demedi.”
Seçim sonrasında Sayın Özel topluma güzel mesajlar vermeye devam ediyor ve şu anda CHP’nin birinci parti olduğunu belirtiyor. Ancak, AKP Genel Başkanı ile görüşme talebinin, seçim sonuçlarından sonra hoş karşılanmadığı belirtiliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yerel seçimlerde devlet imkanlarını kullandığı, bakanların ve üst düzey görevlilerin AKP’ye oy istediği belirtiliyor. Bu durum seçimlerin bir nevi referandum gibi olduğu yorumlarına neden oluyor.
Sayın Özel’in “Erken seçim istemiyoruz” açıklamalarına karşılık toplumun daha hızlı değişim istediği ifade ediliyor. Seçmen, partiler arasındaki görüşmelerin netlik kazanmasını beklerken, sürecin şeffaf olmadığı eleştiriliyor.
Taksim’e yürüyüş izninin Anayasa Mahkemesi tarafından serbest bırakılmasına rağmen, CHP’nin Saraçhane’den çıkamadığı ve bu durumun tartışmalara neden olduğu belirtiliyor.
Sayın Özel’in, Erdoğan ve Bahçeli’ye yaptığı ziyaretlerin ardından partinin tutumunun yumuşama gerektiren bir seçim mağlubiyeti olduğu yorumları yapılıyor.
CHP’nin, tek adam yönetimine son verme ve demokratik bir sistem oluşturma konusundaki beklentileri vurgulanırken, seçmenin daha hızlı ve etkili stratejiler beklediği ifade ediliyor.
Son olarak, Sayın Özel’in belediye başkanları atamaları konusundaki uyarıları alkışlanırken, CHP’nin üst düzey yöneticilerinden birinin eşinin başkan danışmanlığına getirildiği iddialarının üzüntü verici olduğu belirtiliyor.