Olay, 29 Temmuz 2023 tarihinde saat 00.15 sularında, İstanbul’un Bakırköy ilçesinde yer alan Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde gerçekleşmiştir. Nitekim bu cadde, gündeme gelen kayıtlarda önemli bir yere sahiptir. Olayın başlangıcı ise, tekel bayiine araçla gelen Tarık Özer, Murat Özer, Azat Özer ve Servet Özer’in dükkân içinde bulunan Batuhan Bayındır, Yunus Emre Erzen ve Yusuf Erzen ile tartışma yaşamaları ile başlamıştır.
Tartışmanın büyümesi ile birlikte, Tarık Özer ve arkadaşları olay sırasında yanlarında taşıdıkları silahı kullanarak dükkandaki üç kişiye ateş açmışlardır. Sonuç olarak, Batuhan Bayındır ve Yunus Emre Erzen olay anında hayatlarını kaybetmişken, Yusuf Erzen ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştır. Olayın ardından güvenlik güçleri harekete geçmiş ve toplam 8 kişiyi gözaltına almıştır. Gözaltına alınanların içerisinden dört kişi tutuklanırken, dört kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştır.
‘SİLAH GÖRÜNCE ŞUURUMU KAYBETTİM’
Olayla ilgili açılan davanın karar duruşması, 2024 yılında Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilmiştir. Duruşmada, tutuklu sanıklar Tarık Özer, Murat Özer, Azat Özer ve Servet Özer, cezaevinden Ses Görüntülü ve Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katılım gösterirken, tutuksuz sanıklar ve hayatını kaybedenlerin aileleri de duruşma salonunda hazır bulunmuşlardır. Hakim öncesinde sanıklara son savunmalarını sorduğunda, Tarık Özer bir açıklama yapmıştır. Tarık, olayın tamamen içgüdüsel bir savunma mekanizması olduğunu belirtmiş ve ‘Öldürme kastım yoktu’ ifadelerini kullanmıştır. Bilhassa Batuhan Bayındır’ı kendisinin öldürmediğini savunan Tarık, olay nedeniyle maktulün ailesinden özür dilediğini, o an kafasına ateş açmadığını ve sadece direncini kırmak için elindeki silahı almak istediğini ifade etmiştir.
‘OLAYLARIN BU HALE GELECEĞİNİ TAHMİN EDEMEZDİK’
Sanık Azat Özer de son savunmasında, olay günü babası ve amcası tarafından çağrıldığını belirtmiştir. Olay anında Cantürk ve Yunus Emre Erzen’i tanımadığını söyleyerek, durumu hatırlamadığını ifade etmiştir. Olayın gelişimini pişmanlık ve üzüntü ile izlemiş, böyle bir olayın gerçekleşeceğini tahmin edemediğini vurgulamıştır. Müdahale etmeleri halinde amcasının da öldürüleceğini düşündüklerini ve beraatini istediğini belirtmiştir.
‘BEN BİR SUÇ İŞLEMEDİM’
Murat Özer ise, kendisi ile Cantürk Erzen arasında herhangi bir sorun olmadığını belirtmiş ve bir suç işlemediğini vurgulamıştır. Olayla ilgili olarak, Emre Erzen’in o gün silah hazırladığını, böyle bir durumda olayın değişmeyeceğini belirtmiş ve vurulması sonucunda kendisinin de yaralandığını ifade etmiştir. Tüm bu süreçte kendi çiftliğindeki tavukları bile kesip yiyebileceğini, 21 aydır cezaevinde olmasının kendisinde büyük bir hayal kırıklığı yarattığını dile getirmiştir. Şunu eklemiştir: ‘Benim burada olaya katkım yalnızca kendi canımı kurtarmaktır.’
‘HAKKIMDA DELİLLERİ VARSA SÖYLESİNLER’
Son savunması alınan sanık Servet Özer ise, Cantürk ile farklı bir hukuku olduğunu ve oğluyla bir sorun yaşadığını belirtmiştir.
