İstanbul’da 2 Haziran 2010 tarihinde narkotik polisi tarafından gözaltına alınıp çıplak arama ve işkenceye maruz bırakılan Onur Yaser Can davasında 14 yıl sonra yargı yolu açıldı. Olay, İstanbul Beyoğlu’nda gerçekleşmiş ve iddiaya göre uyuşturucu madde satın almakla suçlanan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi mezunu mimar Onur Yaser Can (28) serbest bırakıldıktan sonra 23 Haziran 2010’da intihar etmişti.
Onur Yaser’in annesi Hatice Can da acısını taşıyamayarak 2014’te intihar etmiş ve babası Mevlüt Can ise 2019 yılında vefat etmişti. Bu acı dolu süreçte, Can ailesi arasında yıllar süren adalet mücadelesini sürdüren Ezgi Sevgi Can kalmıştı.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan 4 polis memuru, 5 Haziran 2023 tarihinde ‘resmî belgeyi bozmak ve yok etmek’ suçlarından 6’şar yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
Aynı sanık polisler hakkında, ‘işkence’, ‘intihara sürükleme’ ve ‘cinsel saldırı’ suçlarından yürütülen soruşturmada ise takipsizlik kararı verilmişti. Can ailesinin avukatları, sanıkların bu suçlardan yargılanması gerektiğini belirterek takipsizlik kararının kaldırılması için dosyayı Danıştay’a taşıdı. Danıştay’ın verdiği karar sonrasında, İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği, 2011 yılında verilen takipsizlik kararını kaldırdı ve sanıklar hakkında soruşturma izni verildi.
İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği’nin kararında, verilen hapis cezasının yeni delil niteliğinde olduğu belirtilerek, soruşturmanın genişletilmesine ve sorumlular hakkında dava açılmasına karar verildi. Bu yeni gelişmeyle sanık polis memurları, ‘işkence’, ‘cinsel saldırı’ ve ‘intihara sürükleme’ suçlarından yargılanacak.
Onur Yaser Can davasında yaşananlar, 2 Haziran 2010 tarihinde başlayıp intiharıyla sonuçlanan olaylar zincirini içermektedir. Bu trajik olaylar neticesinde Can ailesi, yıllar süren bir hukuki mücadele vermiş ve sonunda adaletin tecelli etmesi için kararlılıkla mücadele etmiştir.