İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından, son günlerde devam eden protestolar, sosyal medya platformu X üzerinde bazı hesaplara yönelik erişim engellemeleriyle sonuçlandı. Bu durum, kamuoyunun dikkatini çekti ve muhalefet kanadında ciddi tepkilere sebep oldu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, bu hesap engellemeleriyle ilgili olarak sosyal medya üzerinden bir paylaşımda bulundu. Özel, yaptığı açıklamada, halkın haber alma özgürlüğünün kısıtlanmasının demokratik bir toplum için ne denli tehlikeli olduğunu vurguladı. “Bir darbe girişiminin en önemli ayağı, halkın haber alma özgürlüğünü kısıtlamaktır.” diyerek bu tür uygulamaların siyasi erkin amaçlarına hizmet ettiğini belirtti. Ayrıca, Özel, tarihe geçen 19 Mart tarihli bir olayda cuntacıların, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) aracılığıyla muhalif kanallara yönelik baskılarla yetinmediğini, bunun yanında Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) üzerinden de sosyal medya üzerindeki muhalif hesaplara ve bağımsız haber platformlarına erişim engeli getirmeye çalıştıklarını ifade etti.
Özel’in bu konuda yaptığı açıklamalar, sadece yerel değil, uluslararası düzeyde de dikkate değer bir yankı buldu. Özellikle sosyal medya platformu X’in Türkiye’deki temsilcisi olan @xturkiye hesabı ile uluslararası politika departmanını temsil eden @GlobalAffairs hesaplarına yönelik bir çağrı yaptı. Özel, bu hesapları etiketleyerek şu ifadeleri kullandı: “Bu millet, cuntacıların medya düzenini yıktı geçti. Bugüne kadar yüzlerce sayfayı ‘nasıl olsa anlaşılmaz’ diyerek kapattığınızı biliyoruz. Siz bugün antidemokratik uygulamalara alet olursanız, erişim engeli taleplerini uygularsanız, bu millet size ne yapar, iyi düşünün!”
Özgür Özel’in açıklamaları, Türkiye’deki sosyal medya özgürlüğünün açık bir şekilde ihlal edildiğini ortaya koyarken, kamuoyunu da bu konuda duyarlı olmaya çağırıyor. Özellikle sosyal medyanın, günümüzde halkın sesi olabileceği düşünülünce, bu tür kısıtlamaların kabul edilemez olduğunu vurgulayan muhalefetin bu tutumu, akan olayların seyrini de etkileyebilir.
Olayların bu duruma varması ise Türkiye’nin güncel siyasi atmosferindeki gerginliğin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. İmamoğlu’nun tutuklanması, İstanbul’da ve diğer şehirlerde büyük protestoları tetiklemişken, bunun yanı sıra sosyal medya erişim engelleri, halkın bilgilendirme kaynaklarına ulaşmasını zorlaştırdığı için de ciddi bir eleştiri konusu olmuştur.
Bu durumda, sosyal medya platformlarının önemli bir rol oynaması beklenirken, engellemelerin bu özgürlüğü tehdit etmesi, halkın tepkisini kaçınılmaz olarak artırıyor. İlgili sosyal medya platformlarının ve uluslararası çevrelerin durumu takip etmesi ve konuyla ilgili çözümler üretmesi gerektiği oldukça açık. Sosyal medyanın, halkın bilgi edinme özgürlüğü açısından sağlayacağı katkılar sadece yerel anlamda değil, uluslararası düzeyde de önemli olabilir.
Bunun yanı sıra, tutuklanmalar ve kısıtlamalar karşısında muhalefetin tutumu, gelecekteki siyasi dengeler üzerinde ciddi bir etki yaratabilir. Özgür Özel gibi liderler, bu süreçte halkın yanında durarak, demokratik değerlere sahip çıktıklarını gösteriyorlar. Ancak, sürecin nasıl ilerleyeceği ve bu tür uygulamaların sonuçlarının ne olacağı henüz net değil. Sosyal medya ve diğer iletişim kanallarının rolü burada kritik bir öneme sahip olmaya devam edecek.
Sonuç olarak, Türkiye’de yaşanan bu olaylar, sadece bir bireyin tutuklanmasıyla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda ülke genelinde demokrasi, özgürlük ve insan hakları açısından endişe verici bir tablo oluşturuyor. Sosyal medya üzerinde uygulanan engellemeler, ulusal
