Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmanın ardından Türkevi’ne doğru ilerlerken basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Erdoğan, konuşmasında verdiği mesajlara ilişkin sorular üzerine, “Söylediklerimin arkasında duruyorum. Cinsiyetsizleştirme olayını tasvip etmiyoruz. Kutsal aile yapısını sahiplenmeli, el ele verip kutsamalıyız.” şeklinde yanıt verdi.
Bir gazetecinin, ABD Başkanı Biden’ın “İkinci bir Gazze istemiyoruz.” açıklaması ve Lübnan’da hükümet kurmaya çalışan Başbakan Necip Mikati’nin BM Genel Kurulu’na katılamaması konularını gündeme getirmesi üzerine Erdoğan, ABD’nin İsrail’i desteklemeye devam ettiğini belirterek, “ABD’nin tavrını net ortaya koyması ve İsrail’e karşı pozisyon alması gerekiyor.” ifadelerine yer verdi.
ABD’li bir gazetecinin F-35 programıyla ilgili bir gelişme olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine Erdoğan’ın, “Şu an için herhangi bir gelişme yok.” şeklinde yanıt verdiği öğrenildi. Bu açıklamaların ardından Erdoğan, Türkevi’ne doğru ilerleyerek basın mensuplarıyla bir süre sohbet etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma ve basın mensuplarının sorularına verdiği yanıtlar, uluslararası ilişkiler ve Güney Doğu Avrupa’daki gelişmeler açısından önem taşımaktadır. Türkiye’nin dış politikadaki tutumunu net bir şekilde ortaya koyan Erdoğan, kutsal aile yapısına verdiği önemi vurgulamış ve ABD’nin İsrail’e verdiği destek konusundaki endişelerini dile getirmiştir.
ABD’nin F-35 programıyla ilgili tutumu da Erdoğan’ın açıklamaları arasında yer almıştır. Türkiye’nin F-35’lerden alınan kararın ardından yaşanan süreç, ABD-Türkiye ilişkilerindeki karmaşık durumu gözler önüne sermektedir. Bu nedenle, Erdoğan’ın program ile ilgili sorulara verdiği yanıtlar dikkatle takip edilmektedir.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda yaptığı konuşma ve basın mensuplarının sorularını yanıtladığı Türkevi’ne giderken verdiği önemli mesajlar, Türkiye’nin dış politika yönünü ve uluslararası ilişkilerdeki duruşunu yansıtmaktadır. Erdoğan’ın açıklamaları, Türkiye’nin bölgesel ve küresel ölçekteki rolünü ve hedeflerini belirlemede önemli bir kılavuz niteliği taşımaktadır.