Ankara’da 32. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda, Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanması devam etti. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ve taraflar avukatları ile birlikte katıldı.
Fethi Koyuncu, Kızılay’da esnaflık yaparken ek gelir elde etmek amacıyla eğlence mekanlarında vale olarak çalıştığını savundu. Suçlamaları kabul etmeyen Koyuncu, arkadaşlarıyla tanınan bir isim olan Kaplan ile fotoğraf çektirdiklerini ve bu fotoğrafları sosyal medya hesabında paylaştığını iddia etti.
Duruşmada savunma yapan bir diğer sanık Umut Ö, müşteki Erkan D’nin Temmuz 2016 tarihinde Kaplan ve adamları tarafından alıkonularak işkence gördüğünü iddia etti ve o tarihte Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğünde komiser olarak görev yaptığını belirtti. Umut Ö, olayı polis merkezine yapılan bir ihbar sonucunda öğrendiğini ve ilgili şahsı Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerine teslim ettiğini dile getirdi.
Mahmut Gökhan Çanga ise Bora Kaplan ile avukatlık yaptığı bir dönemde vekil olarak katıldığı bir duruşma esnasında tanıştığını ve aralarında herhangi bir bağlantı olmadığını öne sürdü. Çanga, iddia edildiği gibi Kaplan’ın talimatıyla öldürülen Semih Arslan’ın intihar ettiğini savundu.
Mağdur Erkan D’nin ifadesi üzerine duruşmada ara verildi ve Bora Kaplan’ın şifreli olan telefonu duruşma salonuna getirildi. Ancak Kaplan, telefonun şifresini yanlış girerek kilitlenmesine neden oldu. Mahkeme başkanının sorgulaması üzerine Kaplan, şifreyi doğru girdiğini ama telefonun neden açılmadığını anlamadığını iddia etti. Duruşma, diğer sanıkların savunmasının alınmasının ardından yarın görülmek üzere sona erdi.
