2024 Mart ayında, Türkiye’de Bursa’nın Yıldırım İlçesi Sinandede Mahallesi’nde İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Yunus Timleri, şüphe üzerine 16 R 1153 plakalı bir otomobili durdurdu. Durdurulan araçtan inen Emrah Işık, yanında bulunan ve mavi ile turuncu renklerine sahip montunu yere atarak aracın altına itmeye çalışıp kaçtı. Olay, çevredeki bir marketin güvenlik kameralarına yansıdı. Olay yerine gelen polis, Işık’ı yakalayarak otomobili kullanan M.C., yanında bulunan eşi E.C. ve arka koltukta oturan Murat Can Kunter’i gözaltına aldı. Olay yerinde yapılan incelemede, aracın altına itilen montun ceplerinde toplam 556 gram metamfetamin ele geçirildi. Ayrıca, E.C.’nin yapılan üst aramasında ise 126 bin TL nakit para bulundu.
Polis, yapılan kimlik sorgulamasında Emrah Işık ve Murat Can Kunter’in “Uyuşturucu satmak ve kullanmak” suçlarından birçok sabıka kaydının olduğunu tespit etti. E.C., emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Ancak Işık ve Kunter, sorgulamalarında suçlamaları kabul etmeyerek, ceplerinde uyuşturucu madde bulunan montun kendilerine ait olmadığını iddia etti. Haklarında devam eden yasal işlemler sonucunda Işık ve Kunter, tutuklanarak cezaevine gönderilirken, M.C. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Savcılık soruşturması, E.C. hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verirken, Işık ve Kunter’in tutuklu, M.C.’nin ise tutuksuz sanık olarak yer aldığı dava için Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama’ suçundan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Duruşmalar sırasında Emrah Işık, ceplerinden uyuşturucu ele geçirilen montun Murat Can Kunter’e ait olduğunu öne sürdü. Işık, “Montu al uza” diyerek kendisine uzatıldığını ve montu almak istemeyince kaçmaya çalıştığını açıkladı.
Murat Can Kunter ise, uyuşturucu madde satışı yapmadığını, yalnızca kullanıcı olduğunu belirterek, “O gün Emrah Işık’tan 10 bin lira alacağım vardı. Buluştuğumuzda M.C.’yi gördük. Bizi taksi durağına bırakmasını istedik. Ancak polisler bizi durdurdu ve Işık kaçmaya çalıştı” dedi. Tutuksuz sanık M.C. ise kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti ve eşinin üzerinde bulunan 126 bin TL’nin, çocuklarının sünnet düğünü için bozdurulan altınların parası olduğunu öne sürdü.
Duruşma esnasında mahkeme heyeti, sanıkların ceplerinden uyuşturucu madde ele geçirilen montun kime ait olduğunu belirlemek amacıyla boy ve kilo bilgilerini talep etti. Emrah Işık, 172 cm boyunda ve 96 kg ağırlığında, Murat Can Kunter ise 180 cm boyunda ve 90 kg ağırlığında olduğunu ifade etti. M.C. ise 170 cm boyunda ve 105 kg ağırlığında olduğunu belirtti. Ardından mahkeme, sanıkların duruşmaya gelirken giydikleri montları çıkarmalarını istedi ve bu montların bedenlerine uygun olup olmadığını görmek için birbirlerine giydirdi.
Mahkeme heyeti, Işık’a ait montun büyük gelmesi, M.C.’nin 5XL montunun ise diğer sanıklar üzerinde çok büyük olduğu gerekçesiyle bu durumu tutanağa geçirdi. Ayrıca, sanıkların mevcut fiziksel halleri fotoğraflanarak dosyaya eklendi. Mahkeme heyeti, uyuşturucu ele geçirilen mont üzerinde DNA tespitinin yapılmasını talep etti ve bir sonraki duruşmada bu montun kimlere ait olduğunun tespit edilmesi için yine sanıklara giydirileceğine karar verdi. Ayrıca, sanıklara kilo almamaları amacıyla sözlü uyarılarda bulunarak duruşmayı erte