Muğla’nın Menteşe ilçesinde, bir iş yerinde çalışanını cinsel tacize maruz bırakan işverene uygulanan ceza, toplumda tartışmalara yol açtı. S.G. isimli işverene, “cinsel taciz” suçundan sadece 45 bin TL para cezası verilmiş olmasının yanı sıra, mahkeme tarafından “iyi hal indirimi” uygulanması, mağdur genç kadının avukatı Alev Öztürk tarafından eleştirildi. Öztürk, kararın hukuken yerinde olmadığını belirterek, bu durumu istinaf mahkemesine taşıyacaklarını açıkladı. Avukat Öztürk, “Sanığın cezalandırılması bizim için olumludur. Ancak, para cezası ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kabul edilemez” şeklinde konuştu.
İŞE BAŞLADIĞI GÜN TACİZE UĞRADI
Olay, 25 yaşındaki E.T.’nin, çalışmaya başladığı iş yerinde geçirdiği ilk günde başına geldi. E.T., patronu S.G.’nin cinsel tacizine uğradığını belirterek, durumu hukuka taşıdı. E.T.’nin şikayeti üzerine, Muğla 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bir dava açıldı. Dava süreci, E.T. ve annesi ile avukatlarının da katıldığı dördüncü duruşma ile devam etti. Duruşmada, sanık S.G. ise yer almadı. Savcı, taraflar için mütalaasını vererek, sanığın ceza almasını talep etti.
İYİ HAL İNDİRİMİ 45 BİN TL PARA CEZASI
Mahkeme, S.G.’ye “cinsel taciz” suçundan hüküm vererek, iyi hal indirimine başvurdu ve 45 bin TL adli para cezası uyguladı. Bununla birlikte, mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da karar verdi. Bu karar, mağdurun ve avukatının tepkisini çekti ve hukuk sürecinin adaleti sağlayıp sağlamadığı konusunda sorgulanmalara yol açtı.
Yaşanan bu olay, Türkiye genelindeki cinsel taciz davalarındaki ceza uygulamalarını ve mağdurların yaşadığı hak kayıplarını tekrar gündeme getirdi. Olayın ayrıntıları, kadın hakları savunucuları ve toplum arasında geniş yankı buldu ve birçok kişi, mahkeme kararlarının cinsel taciz ve benzeri suçların ciddiyetine uygun bir şekilde verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Bu durum, cinsel taciz mağdurlarının, hukuki süreçte adalet arayışlarının ne denli zor olduğunu gözler önüne seriyor.
Tüm bu yaşananlar, hem kadınların hem de genel toplumun cinsiyet eşitliği konusundaki hassasiyetini artırarak, cinsiyet temelli şiddet konusunda daha ciddi yaptırımlar uygulanması gerektiği düşüncelerini güçlendirdi. Cinsel tacize karşı verilen cezaların yeterli olup olmadığı ve iyi hal indirimlerinin ne derece adaletsiz sonuçlar doğurduğu, toplumda geniş bir tartışma alanı oluşturdu. Bu tür mahkeme kararlarının, gelecek davalara nasıl bir yol açacağı ve kadınların hukuk sistemine güveninin nasıl şekilleneceği merakla bekleniyor.