TBMM Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, son derece etkileyici bir konuşma yaparak, kadın ve çocuk cinayetlerine dikkat çekti. “Sözcükler susar, adalet susar ama hafızalar direnir. Sıla, Narin Şeyda, Pelin, İkbal, Ayşenur ve katledilerek susturulan tüm kadınlar ve çocuklar için bir kadın Meclis Başkanvekili olarak tercihimi bir dakikalık sessizlikten yana kullandım. Kadınlar yaşasın, çocuklar yaşasın” sözleriyle duygusal bir atmosfer oluşturdu.
Karaca, kapalı İsrail oturumunun ardından açık oturuma geçerken, üç milletvekiline Gündem dışı söz verdi. Bu jestiyle, Meclis içindeki demokratik ve katılımcı sürecin önemini vurguladı. Meclis Başkanvekili olarak, farklı görüşlere saygı duyduğunu ve herkesin sesine kulak verdiğini gösterdi.
Gülizar Biçer Karaca’nın konuşması, sadece Meclis içinde değil, toplum genelinde de büyük yankı uyandırdı. Kadın ve çocuk cinayetlerine karşı ses çıkaran, adalet arayan bir Meclis Başkanvekili olması, halkın takdirini kazandı. Toplumsal duyarlılık oluşturma konusundaki çabaları, onu sadece bir siyasetçi değil, aynı zamanda duyarlı bir insan olarak da öne çıkardı.
Karaca’nın sözleri, özellikle kadınların ve çocukların sesinin duyulmasını sağladı. Toplumdaki adaletsizliklere karşı duruş sergileyerek, önemli bir örnek oluşturdu. Kadın Meclis Başkanvekili olarak, kadın hakları konusundaki duyarlılığını ve kararlılığını ortaya koydu.
Gülizar Biçer Karaca, sadece güçlülerin değil, güçsüzlerin de sesi olmayı hedefleyen bir siyaset anlayışıyla hareket etti. Kadınların ve çocukların yaşamlarını korumak için mücadele verirken, adaletin sağlanması için de kararlı bir tutum sergiledi.
Sonuç olarak, Gülizar Biçer Karaca’nın TBMM Meclis Başkanvekili olarak gösterdiği duyarlılık ve kararlılık, toplumda olumlu bir etki yarattı. Kadın ve çocuk cinayetlerine karşı ses çıkararak, adaletin sağlanması için mücadele veren Karaca, toplumsal bilincin artmasına katkı sağladı. Meclis içinde ve dışında yaptığı etkili çalışmalarla, kadın ve çocukların sesi olmaya devam edeceği beklenmektedir.
