TBMM, Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin kararını görüşmek üzere olağanüstü toplandı. TİP Milletvekili Ahmet Şık, AKP’li vekillere karşı sert ifadeler kullandı ve bu durum AKP’li Alpay Özalan’ın sinirlerini gerdi. Özalan, kürsüye koşarak Ahmet Şık’a yumruk attı. Ahmet Şık diğer AKP’li vekiller tarafından linç edilmek istendi.
Bu olay, AKP’li Alpay Özalan’ın daha önce de benzer provokasyonlara imza attığını ortaya koydu. 2018 yılında da TBMM Genel Kurulu’nda benzer bir kavga yaşanmıştı. AKP ve HDP milletvekilleri, bir torba yasa teklifinin görüşülmesi sırasında çatışmıştı. Bu kavgada eski futbolcu ve milletvekili Alpay Özalan, AKP safında yer alarak kavganın fitilini ateşlemişti.
Olaylar bununla da sınırlı değildi. 2020 yılında TBMM Genel Kurulu’nda ‘hak ihlalleri’ konusundaki bir meclis araştırma önergesi görüşülürken, milletvekilleri arasında tekrar kavga çıktı. AKP’li Alpay Özalan, muhalefet milletvekillerine hakaretler savurarak sinirleri gerdi ve tartışmanın büyümesine neden oldu.
Son olarak, 2021 yılında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya karşı yapılan eleştirilere yanıt vermek üzere kürsüye gelen CHP İzmir Milletvekili Özgür Özel, Alpay Özalan’ı kızdıracak bir ifade kullandı. Bunun üzerine Alpay Özalan, Özel’in üzerine yürüyerek yeni bir kavga başlattı. Diğer milletvekilleri araya girerek tarafları ayırmaya çalıştı ancak kısa süreli bir yumruklaşma yaşandı.
TBMM’de yaşanan bu tür şiddet olayları, milletvekillerinin arasındaki gerilimin ve düşmanlığın ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. Meclis içindeki çatışmaların artması, demokrasinin işleyişine zarar verirken, toplumda da endişe ve rahatsızlık yaratmaktadır. Siyasilerin, sorunları sakin ve yapıcı bir şekilde çözme becerilerini geliştirmeleri ve siyasi görüş ayrılıklarını şiddete dönüştürmekten kaçınmaları önem taşımaktadır.
