Bahçeli’nin DEM Partililerle samimi bir şekilde tokalaşması, onların Meclis’teki varlığını kabul ettiğini gösterirken, aynı zamanda siyasi bir jest olarak da yorumlanabilir. Bahçeli’nin DEM Partililere yönelik eleştirilerine rağmen bu samimi karşılaması, siyasi çekişmelerin yanı sıra insani ilişkilerin de önemli olduğunu vurgulamış olabilir. Ayrıca Bahçeli’nin şehit ailelerine yönelik yapmış olduğu çağrı da dikkat çekicidir ve toplumsal duyarlılık açısından önemlidir.
Bahçeli’nin DEM Partililere karşı sergilediği bu tavrın ardında belirli bir strateji veya politika olup olmadığı merak konusu olabilir. Bahçeli’nin DEM Partililere karşı tutumunu değiştirmesi, siyasi çıkarlar doğrultusunda mı yoksa toplumsal bir uzlaşma çabası mı olduğu konusunda çeşitli yorumlar yapılabilir. Ancak Bahçeli’nin DEM Partililere yönelik samimi jesti, siyasetteki kutuplaşmanın bir nebze de olsa azalmasına katkı sağlayabilir.
Bahçeli’nin gündeme getirdiği ‘Siyasi Bölücülerin Hazine’den Aldıkları Maaş ve Yardımlar’ konusu da oldukça önemlidir. Bahçeli’nin bu konuda yapmış olduğu çağrı, ülke gündeminin önemli konularından biri olan terörle mücadele ve milli birlik vurgusunu bir kez daha gündeme getirmiştir. Bahçeli’nin şehit ailelerine verilmesi gerektiğini savunduğu bu yardımların kesilerek terörle mücadeleye destek olunması, toplumda olumlu yankı bulabilir ve milli birlik duygusunu güçlendirebilir.
Bahçeli’nin DEM Partililere karşı sergilediği bu samimi tavır, siyasetin insani boyutunu da göstermektedir. Siyasi rekabetin yanı sıra insanî ilişkilerin ve toplumsal duyarlılığın da önemli olduğunu vurgulayan Bahçeli, siyasette kutuplaşmanın azaltılması ve toplumun ortak değerler etrafında birleştirilmesi gerektiğini de göstermiş olabilir. Bahçeli’nin DEM Partililere karşı yapmış olduğu çağrı da ülke gündeminin önemli konularından biri olan terörle mücadele ve milli birlik vurgusunu bir kez daha gündeme getirirken, toplumsal bir uzlaşma ve dayanışma çağrısı niteliği taşımaktadır.