TBMM, tasarruf tedbirleri kapsamında şebeke suyunu arıtarak içme suyuna dönüştüren sebilleri kullanmaya karar verdi. Meclis Başkanlığı, içme suyu olarak damacana su alımından vazgeçerek şebeke suyunu arıtan yeni sebilleri tercih etti. Bu adım, iktidarın kamuda tasarruf tedbirleri doğrultusunda aldığı kararların bir parçası olarak hayata geçirildi. Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un talimatıyla dışarıdan içme suyu alımı sona erdirildi ve arıtma özelliği olan yeni sebiller devreye girdi. Meclis’in farklı noktalarına yerleştirilen arıtma cihazı özellikli yeni sebiller, içilebilir su temini için kullanılmaya başlandı.
Bu yöntem, sadece su tüketiminde değil, aynı zamanda plastik kullanımında da önemli bir adımdır. Dışarıdan getirilen damacana suların kullanımı yerine, doğrudan şebeke suyunun arıtılarak içilebilir hale getirilmesi, plastik şişe atıklarının azaltılmasına ve çevre dostu bir yaklaşımın benimsenmesine de katkı sağlamaktadır. Ayrıca, bu uygulama ile su tüketim maliyetlerinde de önemli ölçüde tasarruf sağlanması hedeflenmektedir.
TBMM’nin bu adımı, sadece içme suyu temininde değil, aynı zamanda çevre ve sürdürülebilirlik konusunda da sorumluluklarını yerine getirdiğini göstermektedir. Meclis’in bu uygulaması, diğer kamu kurumlarına ve özel sektöre de örnek olabilecek niteliktedir. Su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir su temini için atılan bu tür adımlar, toplumda çevre bilincinin artmasına da katkı sağlayacaktır.
Meclis’in aldığı bu karar, sadece içme suyu tüketiminde değil, aynı zamanda enerji ve su kaynaklarının verimli kullanımı konusunda da dikkat çekmektedir. Şebeke suyunun arıtılmasıyla elde edilen içme suyu, sağlık açısından da güvenilir bir alternatif sunmaktadır. Meclis’in bu adımıyla, sadece tasarruf sağlanmakla kalmayıp, aynı zamanda sağlıklı ve çevre dostu bir yaşam tarzının teşvik edilmesi de hedeflenmektedir.
Sonuç olarak, TBMM’nin şebeke suyunu arıtarak içme suyuna dönüştüren sebilleri tercih etmesi, sadece tasarruf ve çevre dostu bir yaklaşımı değil, aynı zamanda sağlık ve sürdürülebilirlik odaklı bir politikayı da yansıtmaktadır. Bu adımın benimsenmesi ve uygulanması, çevre bilincinin yaygınlaşması ve su kaynaklarının korunması açısından önemli bir adımdır. Meclis’in aldığı bu kararın, diğer kurumlar ve bireyler tarafından da benimsenerek hayata geçirilmesi, toplumun genel refahı ve çevrenin korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
