Görevden uzaklaştırılan İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, yolsuzluk soruşturmasının ardından tutuklanmasının peşinden, CHP Genel Başkanı Özgür Özel tarafından yöneltilen “boykot” çağrısı Türkiye genelinde önemli bir tartışma başlattı. Bu çağrılar, geniş bir toplum kesiminde yankı bulurken, resmi makamlardan da dikkat çeken tepkiler geldi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, “boykot” çağrılarına yönelik olarak ayrıştırıcı söylemler ve bu söylemleri yayan kişiler hakkında resen soruşturma başlatıldığını açıkladı. Bu durum, ülkede siyasi iklimin ne denli gergin olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından yaşanan bu gelişmeler, sosyal medyada da geniş tartışmalara yol açtı.
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, CHP’nin boykot çağrılarına karşı çeşitli uyarılarda bulundu. A Haber’e özel açıklamalar yapan Bolat, boykot çağrılarının işletmelere olumsuz etkileri olduğuna dikkat çekerek, boykot çağrısı yapanlara karşı, ticaretinde maddi kaybı olan işletmelerin tazminat davası açabileceğini belirtti. Bu tür eylemlerle ekonomik istikrarın tehdit altında olduğunun altını çizen bakan, “Türkiye’de ana muhalefet bir üstenci, zehirli dile sarıldı” şeklinde ifadelerde bulundu.
Bakan Bolat, yaptığı açıklamalarda, “Gündemi değiştirmek için sokak gösterilerine gençleri tahrik etmeye başladılar” diyerek, bu eylemlerin arka planında başka amaçlar bulunduğunu öne sürdü. Rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının halkta ciddi bir karşılık bulmasının ardından muhalefetin, ekonomiyi hedef aldığını ifade etti. “Tüketimi durdurarak ekonomiye zarar verme” yaklaşımının ugulanmaya çalışıldığını dile getiren Bakan Bolat, bu duruma karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
Bakan Bolat, toplumun boykot çağrılarına karşı daha da dikkatli olmasını salık verirken, “İşletmelerimize zarar gelmesine müsaade etmeyiz. Vatandaşlarımızdan 2 Nisan’da ticaret yapmalarını ve alışverişlerini erkene çekmelerini istiyorum” diye ekledi. Bu çağrıyı yapan boykotçulara karşı işletmelerin tazminat davası açabileceğini belirten Bolat, tüketicilerin ekonominin geleceği açısından üzerlerine düşen sorumlulukları unutmaması gerektiğinin altını çizdi.
Türkiye’de son günlerde yaşanan bu gelişmeler, siyasi arenada farklı yansımalar yaratırken, çeşitli kesimlerin bu mesele üzerindeki duruşları da oldukça belirgin hale gelmiştir. İstanbul’un yönetimi üzerindeki tartışmalar, toplumun farklı kesimleri tarafından farklı şekillerde değerlendirilmektedir. Ekrem İmamoğlu’nun durumuna dair yapılan açıklamalar, çok önemli bir toplumsal meseleyi gündeme getirirken, ekonomik kaygıların da ön plana çıkmasına neden olmaktadır.
Öte yandan, İstanbul’daki bu gerginliklerin yanı sıra, Türkiye genelinde farklı şehirlerde de bu tür boykot çağrıları ve muhalefet eylemleri sürmektedir. Muhalefet, hükümetin uygulamalarını eleştirirken, iktidar cephesi ise bu eleştirilere karşı sert bir dille karşılık vermekte ve durumu kontrol altına almayı hedeflemektedir. Bu bağlamda, süreç içerisinde yaşanacak olan gelişmeler, sosyal ve siyasi dinamiklerin ne yönde şekilleneceğine dair önemli ipuçları verebilir.
Sonuç olarak, Türkiye’de siyaset, ekonomi ve toplumsal olaylar arasında sürekli bir etkileşim içerisindedir. Son gelişmeler, ekonomik istikrarın