İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik gerçekleştirilen siyasi operasyon, Türkiye ekonomisinin yönetimini doğrudan etkileyerek geniş bir etki ağı yaratmaya devam ediyor. Bu durum, vatandaşların ve şirketlerin yatırım planlarını sorgulayıp daha güvenli gördükleri döviz varlıklarına yönelmesine neden olurken, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın rezervleri, rekor hızda azalmaya devam ediyor. Bu çalkantılı süreç, ekonomide önemli gelişmelere zemin hazırlayarak Türk Lirası’nın değer kaybını daha da derinleştiriyor.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından sağlanan günlük verilere göre, bankacılık sektöründeki döviz mevduatları 26 Mart itibarıyla 214 milyar dolara yaklaşmış durumda. 14 Mart’ta 203.9 milyar dolar olan döviz mevduatları, sadece 12 günde 9.9 milyar dolarlık bir artış yaşadı ve 213.8 milyar dolara ulaşarak önemli bir seviyeye geldi. BDDK’nın en güncel verilerine göre 28 Mart’ta ise döviz mevduatlarının büyüklüğü, 211 milyar dolarla yüksek seviyelerde kalmaya devam etti. Özellikle Ramazan ayının yaklaşması ve bayram öncesinin getirdiği psikolojik ve ekonomik etkilerle birlikte, 28 Mart’ta TL mevduatları 5.6 milyar dolar (yaklaşık 259 milyar TL) azalarak 349 milyar dolara geriledi.
TL’DEN KAÇIŞ
Son günlerde fon yatırımcıları da Türk Lirası’ndan kaçış yapıyor. Para piyasası fonları, geçtiğimiz hafta yüzde 1’lik bir artış göstermesine rağmen kıymetli maden fonlarını geride bırakan en iyi performansı sergileseler de, büyük oranda erime yaşadı. Türkiye’deki para piyasası fonlarından geçen hafta 98 milyar liralık bir çıkış meydana gelirken, toplam fon büyüklüğü 767 milyar liraya düştü. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alındığı gün olan 18 Mart’ta, bu fonlarda 1.4 trilyon liradan fazla tasarruf değerlendiriliyordu. Ancak siyasi operasyonların etkisiyle, fonların aktif büyüklüğü 470.4 milyar lira azalarak 5 trilyon lira seviyesine geriledi. 18 Mart ile 4 Nisan arasında fonlardan 1 trilyon lirayı aşan bir çıkış yaşanırken, bu dönemde yalnızca 583 milyar liralık para girişi gerçekleşti.
‘Türkiye’de Dolarizasyon Riski Arttı’
Uluslararası finans kuruluşları ve bankalar, Türkiye’deki bu siyasi belirsizliklerin döviz kurlarını ve enflasyon riskini arttıracağına dikkat çekmişti. HSBC tarafından hazırlanan raporlarda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından yükselen siyasi belirsizlik ortamının, dolarizasyon eğilimini hızlandırdığı ve USD/TRY kurunda yukarı yönlü riskleri artırdığı vurgulandı. Raporda, dolar/TL’ye ilişkin yıl sonu beklentisinin daha önceki tahminlerde 41-43 bandında seyrettiği, ancak mevcut durumun yukarı yönlü riskler barındırdığına dikkat çekildi. Bu durum, Türkiye ekonomisinin geleceği için endişe verici bir tablo çizerken, yatırımcıların ve ekonomistlerin gözleri krize neden olan gelişmelere çevrildi.
Sonuç olarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik siyasi operasyon ardından Türk ekonomisinde belirsizlikler artmış, döviz ve TL arasındaki dengeler bozularak, döviz mevduatlarındaki artış dikkat çekmiştir. Yüksek enflasyon oranları ve döviz kurlarındaki dalgalanmalar, yatırımcıların geleceğe yönelik kararlarını etkileyerek TL’den uzaklaşmalarına ve dövizle yatırım yapmalarına sebep olmaktadır. Bu durum, kamuoyunda ve piyasalarda yeni tartışmalara ve analizlere yol açmakla kalmayıp,