ABD, kasım ayındaki başkanlık seçimi için sandık başına gitmeye hazırlanırken, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) geleceğine dair çarpıcı bir planın yapıldığı ortaya çıktı. Başkan adaylarından Donald Trump, seçilirse ikinci döneminde Fed’in bağımsızlığına darbe yapabileceği konuşuluyor. The Wall Street Journal’da (WSJ) dün yayımlanan haberde, Trump’a yakın bir ekibin Fed’le ilgili 10 sayfalık gizli bir plan taslağı hazırladığı ifade edildi.
Trump’a yakın isimlerin bile haberdar olmadığı taslakta, Fed’in faiz kararlarında ABD Başkanı’na danışması, Hazine Bakanlığı’nın Fed’i kontrol etmesi ve ABD Başkanı’nın Fed başkanlarını 4 yıllık yasal süreleri dolmadan görevden alabilmesi öneriliyor.
Haberde belirtilene göre, Trump’ın söz konusu taslaktan haberdar olup olmadığı bilinmemekle birlikte taslak çalışmasının Trump’ın onayıyla yapıldığına inanan bazı kişiler bulunuyor. Trump’ın Fed’e nasıl yaklaşacağına henüz karar vermediği ancak Fed’e başkanlık yapabilecek olası adaylar hakkında danışmanlarıyla görüşmeler yaptığı belirtiliyor.
Trump’ın başkanlığı döneminde, Fed’in faiz kararlarına müdahale edememekten hoşnutsuzluğunu dile getirdiği biliniyor. Haberde, Fed yöneticilerinin 14 yıllık görev süresinin bulunduğu ve Fed’in yedi kişilik yönetim kurulunda Ocak 2026’ya kadar boşluk oluşmayacağı vurgulanıyor. Trump’ın 2017-2021 döneminde başkanlığı sırasında, Fed Başkanı’nı görevden almayı düşünse de bu yönde bir adım atmamıştı.
Trump’ın müttefiklerinin Fed’in bağımsızlığına darbe planının basına sızması üzerine bazı analistler, taslaktaki önerilerin yasal açıdan sorunlu olduğuna işaret ederek, bu adımların piyasalarda sarsıntıya neden olabileceğini belirtiyor. Fed’in faiz kararları Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) tarafından alınıyor ve ABD Başkanı’nın atadığı yönetim kurulu üyeleri ve bölgesel Fed başkanları bu kararlarda rol oynuyor.
Sonuç olarak, Trump’ın müttefiklerinin Fed’e müdahale planının yasal ve piyasal açıdan eleştirilere neden olduğu görülürken, Trump’ın henüz bu konuda net bir tutum almadığı ancak yakın çevresiyle görüşmeler yürüttüğü belirtiliyor. Fed’in bağımsızlığını koruyarak ekonomik kararları almaya devam etmesi beklenirken, ABD’de başkanlık seçimlerine odaklanılmaya devam ediliyor.