1. Haberler
  2. Siyaset Haberleri
  3. Trump’ın Ticaret Savaşlarına Kayseri’den Yanıt

Trump’ın Ticaret Savaşlarına Kayseri’den Yanıt

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Muhteşem hiç” ifadesi, ABD’nin 45. Başkanı Donald Trump’ın zaman zaman ileri geri yaptığı açıklamalarla anılır. Trump’ın “kibir sarhoşu” olduklarını düşünen birçok kişi için bu durumu anlamak zor değildir. Ticaret savaşları sürecinde, Trump’ın söyledikleri, bazen nahoş bir şekilde, küresel piyasalarda önemli dalgalanmalara yol açmıştır. Bu bağlamda, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Ticaret savaşlarının bir etki uyandıracağı anlaşılıyor. Büyük küçük demeden herkesi etkileyecek şiddetli bir kasırga geldiğini söylemek abartılı olmayacak” şeklindeki açıklaması dikkate değerdir.

“Kasırga” ifadesi ilk etapta ekonomik sonuçları çağrıştırsa da, bunun yanı sıra fiziksel zararların, insani, toplumsal ve siyasi etkilerin de yanı sıra çevresel sonuçlarının da ortaya çıkabileceği bir gerçektir. Sonuç itibarıyla, ortada büyük bir tehlike ya da risk bulunmaktadır. Tehlike ve risk anlarında toplumsal dayanışmanın önemini vurgulamak için İbn Haldun’un “asabiyesi” kavramını ele almak gerekmektedir. İbn Haldun’a göre, “düşmanların saldırmasından korunmak ve saldıranları kovmak, kişilerin bir araya toplanması anlamındaki asabiyetle olur.”

İbn Haldun’un asabiyesi, birliktelik ruhunu, topluluk ve dayanışma duygusunu ifade eder. Dolayısıyla, bu birliktelik ve dayanışma ruhu, şeref ve asaletin kaynağı olan önemli bir güçtür. Bu güç, toplumları bir araya toplayan, devlet kurma yeteneği sağlayan ve kurulan devleti koruma imkânı veren bir etkendir. Dolayısıyla, Trump’ın açıklamaları ve Erdoğan’ın işaret ettiği “şiddetli kasırga” riskine karşı Türkiye’nin tüm bireylerini birleştirecek olan ruh, tam da bu asabiye anlayışıdır.

Türkiye’de bu tür bir birlik ve dayanışma ruhunun var olup olmadığına dair düşündüğümde aklıma hemen Kayseri şehri geldi. “İslam Ekonomisi” alanında çalışmalar yürüten bir grup akademisyen, “Helal Olsun Platformu” adı altında, İslam Ekonomisi ile ilgili Türkiye genelinde bir farkındalık yaratmayı hedeflemiştik. Bu amacı, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) aracılığıyla Kayseri ile başlatmaya karar verdik. Ramazan ayında endişelerimizle birlikte Kayseri’ye evet dediğimizde, “Faizsiz Toplum Mümkün mü?” başlığı altında düzenlenecek etkinlik için Kayseri yollarına düştük.

Kayseri, ticaretin merkezi olarak bilinir. Ancak bu şehrin asabiyesi, yalnızca ticaret ile sınırlı değildir. Şehirdeki toplumsal dayanışma ve kardeşlik ruhu, bunun en güzel örneklerindendir. Kayseri’de, yaklaşık 100’e yakın sivil toplum kuruluşunun aktif olarak yer aldığı dinamik bir yapılanma bulunmaktadır. Bu yapılanmada, TYB’nin Kayseri Şube Başkanı olan Mehmet Hüsrevoğlu hocanın dinamikliği ve herkesin ağabeyi Ahmet Taş Beyefendi’nin liderliğinde bir topluluk ivme kazanmıştır.

Ramazan ayında gerçekleşen “Faizsiz Toplum Mümkün mü?” konferansında, 60 adetten fazla sivil toplum kuruluşu başkanının, gecenin ilerleyen saatlerine kadar dertlerini paylaşmaları oldukça samimiydi. Matematikçi Yasin hocanın hesaplamalarını, Vedat öğretmenin dertlerini, Resul hocanın sevecenliğini ve Yavuz beyin derin meraklı sorularını gördükten sonra, kesinlikle bu dayanışma atmosferinin bir yansıması olarak Kayseri’nin önemini daha iyi kavradım. Tüm bu katılımcılar, yalnızca Allah rızasına dayalı asabiye ruhunu paylaşıyorlardı.

Sonuç olarak, Erdoğan’ın dile getirdiği “şiddetli kasırga” uyarısının ardından Kayseri’de, İbn Haldun’un asabiye anlayışının somut bir örneğini görmek mümkün. Bu durum, bir hadis-i şerif olan “Size iki şey bırakıyorum. Onlara sımsıkı sar

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
Trump’ın Ticaret Savaşlarına Kayseri’den Yanıt
Giriş Yap

İa Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin
Reklam Engelleyicisi Tespit Edildi

Sitemize katkıda bulunmak için lütfen reklam engelleyicinizi devredışı bırakın.