Türk Standardları Enstitüsü (TSE), 2015 yılında “Türk baklavası” standardını belirleyerek kabul etmiş ve baklavaya ilişkin belirli kurallar koymuştu. Ancak, TSE şimdi baklavanın standardında değişikliğe giderek şeker oranını yüzde 35-45’ten yüzde 30-42’ye düşürdü. Bu değişiklikle birlikte, baklava üretiminde kullanılan malzemeler ve hazırlık şartları da etkilenmiş oldu.
TSE’nin belirlediği standartlara göre, Türk baklavasının hazırlanışı sert buğday unu veya özel amaçlı un, yumurta, tuz ve su karışımından elde edilen sert hamurla başlar. Bu hamura buğday nişastası serpilerek açılır ve içine kaymak, tereyağı veya saf yağ eklenir. Daha sonra Antep fıstığı, ceviz, fındık veya badem gibi malzemeler katılarak dilimlenir, pişirilir ve şerbeti eklenir. Baklava iki tip olarak belirlenmiştir; yaş ve kuru baklava. Yaş baklava için şeker oranı yüzde 30-42 arasında olmalıdır, kuru baklavada ise bu oran yüzde 25-30 olarak belirlenmiştir.
Daha önceki standartlarda ise yaş baklavada şeker oranı yüzde 35-45 olarak belirlenmişti. Bu değişiklikle birlikte, baklava üreticileri ürünlerinde kullanacakları malzemelere ve şeker oranına dikkat etmelidir. Sıtkı Usta ailesinden Yusuf Altunbay, ürünlerinde malzeme kalitesinin çok önemli olduğunu vurgulayarak, özellikle yağın ve şekerin kaliteli olması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, ürünlerde glikoz şeker yerine pancar şekeri kullanılmasının önemine değinmiştir.
Bayram heyecanının artmasıyla birlikte, baklava ve tatlı ürünlerine olan talebin arttığını belirten Altunbay, son bir hafta içinde vardiyalarını artırdıklarını ifade etmiştir. Özellikle klasik fıstıklı baklava ve kadayıfın tercih edildiğini aktaran Altunbay, havalar ısındıkça soğuk baklavaya olan ilginin arttığını da belirtmiştir. Müşterilere, ürün alırken malzeme kalitesine ve üretim şekline dikkat etmeleri konusunda uyarılarda bulunmuştur.
Sonuç olarak, Türk Standardları Enstitüsü’nün baklava standartlarında yapılan değişikliklerle birlikte, baklava üreticileri ve tüketicileri belirli kurallara uymaya ve kaliteli ürünler tercih etmeye özen göstermelidir. Bu sayede, Türk baklavasının lezzeti ve kalitesi korunarak, tüketicilere en iyisini sunulabilir.