Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçtiğimiz ağustos ayında Tüketici Güven Endeksi’ni kamuoyuna duyurdu. TÜİK ve Merkez Bankası tarafından gerçekleştirilen tüketici eğilim anketi sonuçlarına göre hesaplanan endeks, temmuz ayına göre yüzde 0,6 artarak 76,4 değerine ulaştı. Bu endeksin amacı, tüketicilerin kişisel mali durumları, genel ekonomiye ilişkin mevcut durum değerlendirmeleri, gelecek beklentileri ve harcama-tasarruf eğilimlerini ölçmektir. Endeks, 0 ile 200 arasında değer alabilmekte olup, 100’den büyük olması tüketici güveninde iyimser bir durumu, 100’den küçük olması ise kötümser bir durumu ifade etmektedir.
Nisan ayı endekslerinde belirgin değişiklikler yaşandı. Mevcut dönemde hane halkının maddi durumuyla ilgili sorulara verilen yanıtlardan oluşturulan endeks, haziran ayında bir önceki aya göre yüzde 0,6 artarak 76,4’e yükseldi. Gelecek 12 aylık dönemde hane halkının maddi durum beklentisi ise yüzde 0,9 artışla 76,6 olarak gerçekleşti. Genel ekonomik durum beklentisi ise aynı dönemde yüzde 1 artışla 70,8’de kaldı. Öte yandan gelecek 12 aylık dönemde dayanıklı tüketim mallarına harcama yapma düşüncesi yüzde 2,3 azalarak 94,3’e geriledi.
Özellikle son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmaların etkisiyle tüketici güven endeksindeki artışlar ve düşüşler oldukça dikkat çekici. Tüketicilerin kişisel mali durumlarına ilişkin iyimser beklentileri, genel ekonomik duruma yönelik değerlendirmeleri ve gelecek harcama planları, endeksler üzerinde belirleyici olmaktadır. TÜİK ve Merkez Bankası’nın işbirliği ile gerçekleştirilen tüketici eğilim anketleri, bu noktada önemli bir veri kaynağı oluşturmaktadır. Tüketici güven endeksi, ekonomik büyüme ve tüketim harcamaları gibi göstergelerin yanı sıra sosyal ve psikolojik faktörlerin de analiz edilmesinde kullanılmaktadır.
Sonuç olarak, TÜİK tarafından açıklanan ağustos ayı Tüketici Güven Endeksi’nde yaşanan değişimler, tüketicilerin ekonomik duruma ilişkin algılarını ve gelecek beklentilerini yansıtmaktadır. Endeksin yakın dönemdeki seyri, ekonomik politikaların ve tüketici davranışlarının gelecekteki gidişatını tahmin etmede önemli bir araç olmaya devam edecektir.