Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan nisan ayı enflasyon verilerine göre, enflasyon oranı %69,80’e yükseldi. Aylık enflasyon ise %3,18 olarak gerçekleşti ve gıda enflasyonu ise %68,50 olarak hesaplandı. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR) ise en yoksul gelir grubunun gıda enflasyonunun %108’e kadar çıktığını belirtti. Ayrıca TÜİK’in Haziran 2022’de madde sepeti fiyat listesini açıklamaktan vazgeçmesi üzerine DİSK’in açtığı dava sonucunda madde sepeti verilerinin hala yayımlanmadığına dikkat çekti.
DİSK-AR’ın yaptığı açıklamada, resmi gıda enflasyonunun %68,5 olduğu ancak halkın hissettiği gerçek enflasyonun bu orandan oldukça farklı olduğu vurgulandı. Emeklilerde gıda enflasyonunun %84,1 olduğu belirtilirken, gelir gruplarına göre enflasyon farklılıklarının önemli olduğu ifade edildi. En düşük gelir grubunda bulunanların gıda enflasyonu %107,6 iken, en yüksek gelir grubunda bulunanların gıda enflasyonu %49,9 olarak gerçekleşti.
TÜİK’in aylık Tüketici Eğilim Anketi sonuçlarını yayımlamaması eleştirilirken, halkın hissettiği/algıladığı enflasyonun ve beklenen enflasyonun açıklanması gerektiği belirtildi. Ayrıca gelir gruplarına göre enflasyon farklılıklarının da ortaya konması gerektiği ifade edildi. 2005 ve 2024 verilerinin karşılaştırıldığı açıklamada, son yıllarda gıda enflasyonu ile genel enflasyon arasındaki farkın açılmaya başladığına dikkat çekildi.
2005 yılında TÜFE endeksinin 115,6 olduğu ancak 2024 yılında 2207,5’e yükseldiği belirtildi. Aynı şekilde, 2005 yılında gıda fiyatları endeksinin 111,9 olduğu fakat 2024 yılında 3237,6’ya çıktığı ifade edildi. Yıllık enflasyon oranlarının da arttığına değinilerek, 2005 yılında %8 olan yıllık enflasyonun 2024’te %69,8’e yükseldiği bilgisi paylaşıldı. Son olarak, gıda enflasyonu ile genel enflasyon arasındaki farkın açılmaya başladığı ve bu durumun endeksler üzerinde belirgin bir etki yarattığı belirtildi.
Bu veriler ışığında, gıda enflasyonundaki artışın genel enflasyonu nasıl etkilediği ve gelir grupları arasındaki farkların neden olduğu sosyal adaletsizlikler vurgulanmış oldu. DİSK-AR’ın yaptığı açıklamalar, enflasyonla mücadelede daha şeffaf ve adil bir politikanın gerekliliğine işaret etti.
