Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyon hesabında kullandığı fiyat verileri, toplumda büyük tartışmalara yol açmış durumda. Milyonlarca emekli ve çalışanın düşük zam almasına sebep olduğu iddia edilen TÜİK hakkında, bu durumla bağlantılı olarak açılan davalar dikkat çekiyor. Davanın başında yer alan avukat Ali Erdem Gündoğan, TÜİK’in sunduğu verilerin ‘özgün eser’ olarak tanımlanmasının yanlış olduğunu savunarak, kurumun yalnızca davacıları ve kamuoyunu yanıltmaya çalıştığını belirtmektedir.
Gündoğan, verdiği bilgilerde TÜİK’in açıkladığı verilerin 2022 yılına kadar her ay düzenli olarak yayınlandığını vurguladı. Ancak son zamanlarda bu verilerin gizlenmesinin, emeklilerin daha düşük zam almasına ve dolayısıyla yoksullaşmalarına neden olduğunu ifade etti. “Yoksulluk TÜİK’in özgün eseri haline geldi” şeklindeki ifadesi, durumun ne kadar trajik olduğunu gözler önüne seriyor. Bu durum, Yargıtay Onursal Üyesi Seyfettin Çilesiz’in TÜİK aleyhine açtığı bir dava ile daha da ortaya çıktı. Ankara 6. İdare Mahkemesi, TÜİK’ten enflasyon hesaplamalarında kullanılan ürün fiyatlarının listesini talep etti; ancak TÜİK sadece sınırlı bir veri sundu ve bazılarını ‘gizli’ olarak nitelendirdi.
Mahkeme sürecinde, avukat Gündoğan ek bir beyan dilekçesi sunarak, gizli verilerin kendilerine verilmesini, ayrıca TÜİK’in sunduğu bilgilerin eksik olup olmadığını bilirkişi tarafından incelenmesini ve tamamlanan verilerle enflasyonun yeniden hesaplanmasını talep etti. TBİK’in mahkemeye sunduğu fiyat verileri konusunda da ciddi iddialarda bulunan Gündoğan, kurumun 2005’ten 2022’ye kadar yayımladığı fiyat listesinin gizli bir belge olarak sunulmasının yanıltıcı olduğuna dikkat çekti.
İki ayrı fiyat mı var?
Gündoğan, TÜİK’in çarşı ve pazardan topladığı fiyat verilerini gizlediğini belirterek, bu durumun kabul edilemez olduğunu dile getirdi. Avukat ayrıca, TÜİK’in perakende şirketlerle imzaladığı ikili protokollerle fiyat topladığını ancak bu bilgileri mahkemeye sunmadığını ifade etti. “TÜİK neden iş yerleri ile ikili protokol yapma ihtiyacı duyuyor? Şirketler kamuya ayrı, TÜİK’e ayrı fiyat mı veriyor? Eğer yoksa, neden veriler gizleniyor?” diye sordu. Bu sorular, meselenin daha derin bir boyutu olduğunu gösteriyor.
Avukat Gündoğan, aynı zamanda TÜİK’in mal ve hizmet fotoğraflarını da gizli veri olarak sunduğunu ve böylece mahkemeden bilgi sakladığını aktardı. Bu durum, kamuoyunun enflasyonla ilgili gerçek verileri öğrenmesini engelleyerek, insanların ekonomik durumunu daha da kötüleştirdiği iddialarını güçlendiriyor.
Emekli taş kaynatmış Şimşek için para toplamıştı
Türkiye İstatistik Kurumu, yıl boyunca bir dizi protestonun odak noktası olmuştur. Mart ayında, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyeleri düşük zam oranlarını protesto etmek amacıyla bir eylem gerçekleştirmiştir. Bunun yanı sıra, Tüm Emekliler Sendikası üyeleri TÜİK binası önünde toplanarak, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek için para toplamışlardı. Bu olaylar, TÜİK politikalarının halk üzerindeki olumsuz etkisini gözler önüne sermektedir.
Sonuç olarak, TÜİK’in açıklamaları ve uygulamaları konusunda halk arasında ciddi bir güvensizlik oluşmuş durumda. Aylık enflasyon verileri, emeklilerin ve
