“`html
Tunceli Belediyesi ve Ovacık Belediyesi’ne atanan kayyımlar, görevlerine başladılar. Tunceli Valisi Bülent Tekbıyıkoğlu ve Ovacık Kaymakamı Hüseyin Şamil Sözen bu belediyelere vekil olarak atanmış bulunuyor. Son günlerde, DEM Partisi’nden Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ile CHP’li Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül‘e, yargı süreçlerinde ‘terör örgütüne üye olma’ suçlamasıyla 6 yıl 3 ay hapis cezası verilmesi dikkat çekti.
Kayyım atama süreci, halk tarafından tartışma yaratırken, Tunceli ve Ovacık belediyelerine atanan kayyımların görevlerine başlamasıyla birlikte, bu durumun yerel yönetimlerin özerkliğine nasıl etki edeceği merak konusu oldu. Kayyım kararının ardından, atanan Bülent Tekbıyıkoğlu ve Hüseyin Şamil Sözen görevlerine başlamalarının ardından, güvenlik güçleri tarafından belediyeler çevresinde güvenlik önlemleri artırıldı; yollar kapatılarak bir çember oluşturuldu.
Göreve yeni başlayan Bülent Tekbıyıkoğlu, makam odasında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk ile mevcut Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın fotoğraflarını astı. Bu durum, kayyım yönetimlerinin politik bakış açılarını simgeleyen bir yaklaşım olarak değerlendirildi.
Yerel Yönetimlere Kayyım Atama Süreci
31 Mart 2024’ten bu yana toplamda 6 belediyeye kayyım atama süreci yaşandı. Öncelikle, 5 Haziran 2024 tarihinde Hakkari Belediyesi, 31 Ekim 2024’te Esenyurt Belediyesi, 4 Kasım 2024’te Mardin, Batman ve Halfeti belediyelerine kayyım atamaları yapılmıştı. En son olarak 22 Kasım 2024 tarihinde Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyım atandı. Böylece, 31 Mart seçimleri sonrasında kayyım atanan belediye sayısı toplamda 6’ya ulaştı.
Bu gelişmeler, Türkiye’nin siyasi atmosferinin yerel yönetimlerle olan ilişkisini yeniden sorgulatıyor. Önceki günlerde yaşanan bu olaylar, Türkiye’nin yerel yönetimlerinin bağımsızlıkları, demokratik yapıları ve temsil sorunları üzerinde ciddi tartışmalara yol açabilecek nitelikte.
“`
Bu yazıda, Tunceli ve Ovacık belediyelerine atanan kayyımların durumu, önceki belediye başkanlarının yargı süreçleri ve kayyım atama sürecinin genel görünümü ele alınmıştır. Siyasi ortamın ne denli önemli olduğuna vurgu yapılarak, yerel ve merkezi yönetim arasındaki bağımlılıklara dikkat çekilmektedir.
