Türkiye, 13 yıl aradan sonra Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısına katılacak. Toplantı Kahire’de gerçekleşecek ve Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın davet edildiği bildirildi. Toplantının açılışında, Fidan’ın Türkiye-Arap Birliği ilişkileri ve Gazze’deki güncel durum hakkında bir konuşma yapacağı belirtiliyor. Bu gelişme, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı sırasında Körfez ülkeleriyle yürütülen normalleşme süreçlerinin bir sonucu olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin Arap Birliği ile olan ilişkileri son yıllarda çeşitli zorluklar yaşasa da, özellikle Gazze savaşında Türkiye’nin aktif rolü ilişkileri yeniden şekillendirdi. Türkiye, Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı tarafından oluşturulan ortak iletişim grubunda, Gazze’deki savaşın son bulması için girişimlerde bulunmuştu. Ayrıca, Türkiye’nin Körfez İşbirliği Konseyi ile serbest ticaret anlaşması müzakereleri sürüyor ve Erdoğan, İsrail’in “yayılmacı” tutumuna karşı İslam ülkeleri arasında bir ittifak çağrısında bulunmuştu.
Türkiye’nin son Arap Birliği toplantısına katılımı, o dönem başbakan olan Erdoğan’ın 2011 yılında Kahire’de grup bakanlarına hitap etmesiyle gerçekleşmişti. Aradan geçen 13 yılın ardından gerçekleşecek olan bu toplantı önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Türkiye-Arap Birliği ilişkilerinin yeniden canlandırılması ve güçlendirilmesi açısından bu toplantının önemli bir fırsat olduğu ifade ediliyor.
Türkiye’nin bölgedeki rolü ve etkisi, aralarındaki ilişkilerin derinleşmesine olanak tanıyacak şekilde artmaktadır. Ülkenin Arap Birliği ile olan ilişkileri, bölgesel sorunlar ve krizler karşısında daha aktif ve yapıcı bir tutum benimsemesine olanak sağlamaktadır. Bu toplantı, Türkiye’nin bölgedeki siyasi ve ekonomik etkisini artırmaya yönelik stratejik bir adım olarak değerlendirilebilir. Türkiye’nin Arap Birliği ülkeleriyle işbirliğini güçlendirmesi, bölgede barış, istikrar ve refahın sağlanmasına katkı sağlayabilir. Bu nedenle, Türkiye’nin Arap Birliği Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısına katılımı önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
