Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyaloğu Toplantısı, 6 yıl aradan sonra Brüksel’de düzenlenmiştir. Avrupa Komisyonu’nun resmi internet sayfasında yayımlanan açıklamada, bu toplantının “samimi görüş alışverişinde bulunma ve seçilmiş yetkililer, sivil toplum, ve medya mensuplarına yönelik son tutuklama ve gözaltılara ilişkin AB’nin endişelerini dile getirme fırsatı sağladığı” belirtilmiştir.
Brüksel’deki AB Komisyonu merkez binasında sabah saatlerinde başlayan toplantıya, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AB Komisyonu Ekonomiden Sorumlu Üyesi Valdis Dombrovskis ve AB Komisyonu Genişlemeden Sorumlu Üyesi Marta Kos gibi üst düzey yetkililerin katılımı gerçekleşmiştir. Bakan Şimşek’in toplantılar kapsamında Dombrovskis ve Kos ile ikili görüşmeler gerçekleştirmesi beklenmektedir. Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu üyesi Kos, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ile ilgili yapılan Avrupa Parlamentosu oturumunda, bu durumu protesto etmek amacıyla Antalya Diplomasi Forumu’na katılımını iptal ettiğini ve ayrıca Ankara’da Türkiye Dışişleri Bakanı ile yapacağı görüşmeyi de iptal ettiğini belirtmiştir.
Avrupa Komisyonu’nun internet sitesinde yer alan açıklamada, Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyaloğu toplantısının 2019 yılından bu yana ilk kez yapıldığı vurgulandı ve bu toplantıda, blok ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine yönelik yolların tartışıldığı ifade edilmiştir. Ayrıca toplantının, “önemli jeopolitik değişimlerin yaşandığı bir dönemde, daha geniş küresel gelişmeleri yansıtmak için önemli bir kanal işlevi gördüğü” belirtildi.
Toplantı, AB’nin endişelerini dile getirme fırsatı sağladı
Yüksek Düzeyli Ekonomik Diyalog toplantısında, “samimi görüş alışverişinde bulunulduğu” ifade edilmiştir. Açıklamada, toplantının “seçilmiş yetkililer, sivil toplum ve medya mensuplarına yönelik son tutuklama ve gözaltılara ilişkin AB’nin endişelerini dile getirme fırsatı sağladığı”ın altı çizilmiştir. Avrupa Komisyonu’nun yaptığı açıklamada, “canlı demokrasiler ve hukukun üstünlüğü, uluslararası yatırımcıların güveninin sürdürülmesi ve makroekonomik istikrarın korunması için en güçlü temelleri oluşturur” uyarısında bulunulmuştur. Ayrıca, “AB tarafı, AB’ye aday bir ülke ve Avrupa Konseyi’nin uzun süredir üyesi olan Türkiye’nin, ülkedeki son olayların ardından Mart 2025’te Yüksek Temsilci/Başkan Yardımcısı Kaja Kallas ve Komisyon Üyesi Kos tarafından yapılan Ortak Açıklama doğrultusunda, en yüksek demokratik standart ve uygulamaları sağlaması beklendiğini” vurgulamıştır.
AB-Türkiye ilişkileri, temel değerler ekseninde yürütülmeli
Toplantının ardından AB ve Türkiye tarafından yayımlanan ortak açıklamada ise Türkiye’nin “bir aday ülke ve AB’nin kilit bir ortağı olduğu” belirtilmiştir. Açıklamanın devamında şu ifadeler yer almaktadır: “Zorlu bir jeopolitik ortamda AB-Türkiye ilişkileri, ekonomik güvenin sürdürülmesi ve iş ortamının kolaylaştırılmasında kilit rol oynayan hukukun üstünlüğü, demokrasi, medya özgürlüğü ve insan haklarına saygı gibi değerler tarafından yönlendirilmelidir. Bu doğrultuda samimi bir angajman temel önem taşımaktadır.”