Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı onaylaması, iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 7 Ekim 2021 tarihinde bu anlaşmanın onaylandığını hatırlatarak, Türkiye’nin iklim kaynaklı krizlerden ekonomi, istihdam ve büyüme alanında daha az etkilenmeyi hedeflediğini belirtti. Bunun yanı sıra Bakan Kurum, Antalya’da düzenlenen 4. Antalya Diplomasi Forumu’nda düzenlenen “Yeni Dönemde İklim Diplomasisi ve Liderlik Paneli”nde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Akdeniz Havzası’nda yer alması nedeniyle iklim değişikliğinin etkilerinin ciddi şekilde hissedildiğine dikkat çekti.
Bakan Kurum, Paris İklim Anlaşması’na taraf olurken yürütülen diplomasi sürecinin önemli olduğuna değindi. Bu süreçte, Birleşmiş Milletler nezdinde ve ilgili bakanlıklarla yapılan görüşmelerle Türkiye’nin menfaatlerinin gözetildiğini belirtti. Anlaşmanın imzalanması sırasında Türkiye’nin ekonomik büyümesine zarar vermeyen koşullarla imzalandığını vurgulayan Kurum, ülkenin sanayi ve enerji gibi sektörlerinde yaşadığı ilerlemeyi destekleyen bir strateji ile sürecin ilerlediğini ifade etti. Murat Kurum, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğiyle Türkiye Yüzyılı’na ilerlemesini hedeflediklerini kaydetti. Ayrıca, çocukların ve dünyamızın geleceği adına tüm insanlığın ortak bir çaba içinde olması gerektiğine dikkat çekti.
“Türk Üretiminin Yeşil Finansmana Ulaşımını Sağlayacağız”
Bakan Kurum, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türkiye’nin 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefini Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda tüm dünyaya duyurduğunu hatırlattı ve bu hedefin “Daha Adil Bir Dünya Mümkün” anlayışıyla belirlendiğini ifade etti. Türkiye’nin geçmişte iklim değişikliği konusunda tarihi bir sorumluluğu olmayışına rağmen, gelecek nesiller için bu sorumluluğu almaya karar verildiğinin altını çizen Kurum, bu sürecin tüm bakanlıklarla koordine edileceğini belirtmiştir. Önümüzdeki 50 yıl içerisinde dünya ekonomisinin sürdürülebilir bir sisteme dönüşeceğinin bilinmesi gerektiğine vurgu yaparak, Türk firmalarının ve sanayisinin bu yeni sisteme uyum sağlaması için yapılacak çalışmalardan bahsetti.
Bakan Kurum, döngüsel ekonomiye geçişin sağlanacağını ve bu geçiş sayesinde Türk üretiminin yeşil finansmana ulaşımının kolaylaştırılacağını vurguladı. Yenilikçi ve temiz enerji arzının sağlanması, sürdürülebilir ulaşımın yaygınlaştırılması gibi maddeler de kurumsal hedefler arasında yer aldı ve Türkiye iklim diplomasisinde daha aktif bir rol almak istediğini ifade etti.
Türkiye’nin İklim Kanunu Geliyor
Bakan Kurum ayrıca, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadele konusunda yasal bir çerçeve oluşturmak amacıyla İklim Kanunu hazırladığına da değindi. Bu kanunun taslağının ilgili tüm bakanlıklarla görüşülerek Meclis’e gönderildiğini ve bu ay yasalaşmasını beklediklerini söyledi. İklim Kanunu’nun, yapılan tüm faaliyetlere yasal bir dayanak oluşturmasını hedeflediklerini belirtti. Ayrıca sıfır atık hedeflerinin %60 olduğunu ifade etti.
Sonuç olarak, Türkiye’nin iklim değişikliği ile mücadele konusundaki kararlılığı ve Paris İklim Anlaşması’na taraf olmasının getirdiği diplomasi süreci oldukça önemlidir. Gelecek nesiller için tarihi bir sorumluluk alındığı ve bunun tüm bakanlıklarla birlikte yürütülecek bir koordinasyon ile destekleneceği açıklıkları, Türkiye’nin iklim politikalarında ele aldığı yenilikçi stratejilerle birleştiğinde, ülkenin sürd