“`html
38 üyesi bulunan Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), dünya genelinde enerji fiyatlarının durumunu önemli ölçüde etkileyen bir kuruluştur. 2023 yılı itibariyle, bu örgütte yer alan 13 ülkede enerji enflasyonu yıllık bazda negatif değerler gösterirken, Türkiye, son dönemlerde enerji fiyatlarında sürekli artışlarla dikkat çekti. Geçtiğimiz haftalarda elektrik ve doğalgaz fiyatlarına yapılan zamlar, bu durumu daha da kötüleştirdi.
OECD raporlarına göre, Türkiye’nin enerji enflasyonu, şubat ayında %40.2 gibi yüksek bir seviyeye ulaştı. Aynı dönemde OECD ülkelerinde yıllık enerji enflasyonu ise %3.6’ya gerileyerek, Türkiye’nin ne denli kötü bir performans sergilediğini gözler önüne serdi. Türkiye, Kosta Rika, Estonya ve Kolombiya gibi gelişmekte olan ülkelerin de bulunduğu OECD ülkelerini enerji fiyatlarındaki artışlarda tam 11 kat geçti. Türkiye’den sonra, enerji enflasyonunun en yüksek gözlemlendiği ülkeler Şili %16.9 ve İspanya %9 ile sıralandı, bu da Türkiye’nin dünya genelinde nasıl olumsuz bir ayrışma içinde olduğuna işaret etti. Ayrıca, Türkiye’de önümüzdeki dönemde elektrik ve doğalgaza yapılacak yeni zamların habercisi olarak çeşitli kulis bilgileri dolaşmaya devam etmektedir.
Türkiye’deki enerji zamlarının bir diğer yansımasını akaryakıt fiyatlarında görmek mümkündür. 2023 yılı itibariyle, Brent petrolün varil fiyatı %13.7 oranında düşerek 64 dolara gerilemesine rağmen, Türkiye’de devletin uyguladığı hatalı politikalar sebebiyle benzin fiyatı %6.3, motorin fiyatı ise %4.8 oranında artış göstermiştir. Bu durum, yurttaşları ekonomik olarak zor durumda bırakmaya devam etmektedir.
Milyonlar için evini ısıtmak hâlâ büyük bir problem
Artan enerji fiyatları sonucunda, hem vatandaşlar hem de şirketler için doğalgaz faturaları büyük bir yük haline gelmiştir. Türkiye’deki 5 hanelik her 1 haneden biri, yani yaklaşık %19.5’i yeterince ısınma imkânına sahip olamadığını belirtmektedir. Bu oran, Avrupa Birliği ortalaması olan %10.6’ya kıyasla oldukça yüksektir. Türkiye’de evini ısıtamayanların oranı, Romanya ve Sırbistan gibi Doğu Avrupa ülkelerinde dahi daha fazla seviyelerde bulunmaktadır. Bu verilere göre, milyonlarca kişi için evlerinin ısısının sağlanması, artık bir lüks haline gelmiştir, bu da toplumun ekonomik durumunu tehdit eden bir durum yaratmaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye, enerji fiyatlarındaki artışlarla ciddi bir enflasyon sorunuyla karşı karşıyadır. OECD verilerinin gösterdiği gibi, Türkiye’nin enerji enflasyonu, diğer üye ülkelere kıyasla oldukça yüksek bir seviyededir. Yapılan bu artışlar, sadece enerji maliyetlerini değil, aynı zamanda halkın günlük yaşamını da olumsuz yönde etkilemektedir. Kış mevsiminde evlerinde yeterince ısıtma imkânına sahip olamayan insanların sayısının artması, hükümetin izlediği enerji politikalarının sorgulanmasına neden olmaktadır. Özellikle düşük gelirli aileler için bu durum, yaşam kalitesini büyük ölçüde tehdit eden bir faktör haline gelmiştir.
Tüm bu gelişmeler ışığında, enerji fiyatlarındaki artışların sürdürülebilir olmaktan uzak olduğu anlaşılmaktadır. Uzmanlar, bu durumu çözmek için acil adımlar atılması gerektiğini vurgulamaktadır. Aksi takdirde, Türkiye’nin enerji politikasında ciddi bir krizle karşı karşıya kalması kaçınılmaz olacaktır. Yüksek enerji fiyatları, toplumsal huzursuzluklara ve ekonomik istikrarsızlığa yol açtığı gibi, enerjiye erişimde eşitsizliklere de neden olmaktadır. Bu konudaki sorunların bir an önce çözülmesi, hem ekonomik denge hem