Türkiye’de kadına yönelik şiddetin önlenemediği acı bir gerçeği bir kez daha ortaya çıktı. Son 24 saat içerisinde üç kadın daha cinayete kurban gitti. İstanbul Küçükçekmece’de Öznur Akkaya, boşanma sürecindeki eşi Gökhan Akkaya tarafından sokak ortasında öldürüldü. Bağcılar’da ise K.Ç. isimli kadın, eşi İ.Ç. tarafından bıçaklanarak hayatını kaybetti. Ankara’da ise Z.B., boşanma aşamasındaki eşi B.B. tarafından tabancayla vurularak öldürüldü.
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Arzu Sena Topuz, yaşanan bu vahşetin ardından şunları söyledi: “Bugün üç farklı kadının evli oldukları erkekler tarafından öldürülmesiyle başlıyoruz. Türkiye’de her gün en az bir kadın cinayete kurban gitmektedir. Bu vahşetin arkasındaki nedenler çok açıktır. Kadınlar, geleneksel normlara uymak zorunda bırakılarak, kendi bekaları için fedakarlık yapmaya mecbur kılınmaktadır. Bu koşullarda, kadınlar için güvenli ve onurlu bir yaşam sağlanması ne kadar acil ise, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararı alınması ve cezasızlık politikalarının kadına yönelik suçları meşrulaştırması o kadar tehlikeli bir durumdur.”
Kadınların güvenli bir yaşam sürmeleri için devletin pozitif yükümlülüğü olduğunu vurgulayan Topuz, “Devletin temel görevlerinden biri, yaşam hakkını korumaktır. Ancak, aile bütünlüğünü öncelikli tutan, uzaklaştırma kararlarını uygulamayan, kadınları şiddete mahkum eden ve şiddetle ilgili suçları adeta örtbas eden bir iktidar, görevini ihmal etmektedir” dedi.
