Suriye’nin kuzeyinde, terör örgütü YPG ve PKK’nın ağırlıklı olduğu Suriye Demokratik Güçleri tarafından planlanan yerel seçim, Türkiye’nin kararlı tutumu sonucunda 11 Haziran’da gerçekleşmedi. Ancak terör örgütü Ağustos ayında seçimi yapmayı planlıyor. ABD’nin bölgede bir devlet kurma isteği olduğu ve PKK/YPG militanlarından oluşan paralı bir ordunun olduğu belirtiliyor. Türkiye’nin Irak’ın kuzeyinden çok, Suriye’nin kuzeyinden kaynaklanan tehlikelerle karşı karşıya olduğu vurgulanıyor. Türkiye’nin ulusal güvenliğini korumak adına varlığını artırması gerektiği ifade ediliyor.
ABD’nin YPG/PKK’nın kontrolündeki bölgede seçim yapılması girişimi, Türkiye’nin yoğun diplomatik girişimleri ve uluslararası kuruluşlar nezdinde başlatılan çabalarla engellenmeye çalışılıyor. BM Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı olan bu seçimlerin Suriye’nin birliğini zedeleyeceği ve şiddeti artıracağı uyarıları yapılıyor. Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusundaki girişime izin vermemek adına kararlı bir tutum sergilediği belirtiliyor.
ABD’nin, seçimin yapılmaması gerektiği yönündeki açıklamaları ve Türkiye’nin baskıları sonucunda seçim ertelenmiş olsa da kalıcı bir çözüm için çabaların devam etmesi gerektiği vurgulanıyor. Türkiye’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve kendi ulusal güvenliğini korumak için gereken adımları atması gerektiği belirtiliyor. Türkiye’nin bölgedeki mevcut durumu yakından takip etmesi ve gerekli tedbirleri alması gerektiği açıklanıyor.
ABD’nin Suriye’deki seçimler konusundaki tutumu, uluslararası alanda da eleştiriliyor. Seçimlerin meşruluğundan yoksun olduğu ve Suriye’nin toplumsal uzlaşı ve siyasi çözüm perspektifine zarar verici olduğu belirtiliyor. ABD’nin bu konudaki tavrının diğer aktörler üzerinde etkili olduğu ve tek taraflı girişimlere izin verilmemesi yönünde çabaların sürdürüldüğü ifade ediliyor. Türkiye’nin baskıları sonucu seçimin ertelendiği ve uluslararası alanda yapılan görüşmelerin devam edeceği belirtiliyor.