Ankara’da yaşanan olayla ilgili olarak Sinan Ateş’in yakınları, MHP Genel Başkan Yardımcısı İzzet Ulvi Yönter, Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Mersin eski Milletvekili Olcay Kılavuz ve Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’a suçlamalarda bulundu.
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, duruşma öncesi, “Kovuşturma genişlemesin diye irade gösteriliyor. Burada karanlığı gördükten sonra yargıda, emniyette ve medyada bu kadar güce sahip bu karanlığın, konuşsam da konuşmasam da beni öldüreceğine ikna oldum” şeklinde konuştu. Ateş, özetle şunları söyledi: “Üç gündür burada tiyatro oynuyorsunuz. Eray Özyağci, Doğukan Çep kiralık katillerdir. Sinan bana ‘Beni öldürtmek için katil arıyorlarmış, kapı kapı geziyorlarmış’ dedi. Benim eşim de Ülkü Ocakları Başkanlığı yaptı, başkanın haberi olmadan tuvalete bile gitmezler. Bu işi tetikleyen Mersin olayıdır. Sinan’a ‘ikimiz de memuruz, bırak bu işleri’ dedim; ‘devletim beni korur’ dedi. Sinan zamanında birilerini dövdürdü. ‘Sana bunlar yakışmıyor’ dedim. ‘Eğer yapmazsam bana da ceza keserler’ dedi. Sonra apar topar Ülkü Ocakları Başkanlığından alındı.”
Duruşmaları takip eden CHP lideri Özgür Özel de verilen arada “Bu mızrak bu çuvala artık sığmaz” tepkisini gösterdi.
Soruşturmada görev alan dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdür Yardımcısı Kerem Gökay Öner, şüphelilerden Tolgahan Demirbaş’ı yakalama tutanağıyla ilgili ‘gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği’ iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundu. Tutanak düzenleyen kamu görevlilerinin tespit edilerek haklarında kamu davası açılmasını talep etti. Sosyal medyada gazeteciler aracılığıyla servis edilen tutanağın olay gününü doğru yansıtmadığı, yakalama işlemlerini gerçekleştiren kişiler dışında tutanağın tutulduğu öne sürüldü. – AA