Yalnız bir evin hikayesi, mimarisi, ve onun etrafında dönen sosyal medya ilgisi ile son zamanların en dikkat çekici konularından biri haline geldi. Bu evin sahibi olan Yağmur Şirin, 26 yaşına sahip bir mimar ve Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi’nden mezun. Yağmur, yüksek lisans eğitimi için gittiği İtalya’nın Milano kentinde yüksek mimar olarak çalışıyor. Ancak tatil dönemlerinde Türkiye’ye geri döndüğünde, ailesinin evi ile ilgili sosyal medya üzerinden ilginç bir durumla karşılaştı. İtalyan bir iş arkadaşı, “Tüm Türkiye senin evini konuşuyor” diyerek, bu konuda birçok paylaşımın yapıldığını gösterdi.
Yağmur, ailesinin emeklilik yıllarını geçirmek üzere yaptırdığı bu evi çok seviyor ve burada geçirdiği zamanları değerlendiriyor. Evin sosyal medyada nasıl görüldüğünü oldukça ilginç buluyor. “Babamdan öğrendiğim misafirperverlik bizim için çok önemli. Herkese kapımız açık,” diyen Yağmur, evin sadece bir yapı değil, aynı zamanda insanları bir araya getiren bir yer olduğunun altını çiziyor.
‘EVİ EV YAPAN İÇİNDEKİ İNSANLAR’
Yağmur, evin sosyal medya platformlarında dağların tepe noktasında yalnızca bir yapı olarak betimlendiğini belirtiyor. Ancak gerçekler oldukça farklı. 1998 yılında mütevazı bir şekilde inşa edilen bu ev, Kabaklı köyünde bulunuyor ve Osmangazi Köprüsü manzarasına sahip. Mimar Şirin, manzaranın önemli olduğunu ancak evi ev yapanın içindeki insanlar olduğunu düşünüyor. “Annem ve babam için huzurlu bir yer burası. Yurt dışından döndüğümde bir gün bile geçirsem, kendimi bir ay tatil yapmış gibi hissediyorum,” diyor.
‘YORUMLARA HAK VERİYORUM’
Sosyal medyada bu ev ile ilgili yapılan yorumlara da değinen Şirin, “Su nasıl taşınıyor?”, “Yemek nasıl yeniyor?” gibi soruların yöneltildiğini belirtti. Kırsal bir alanda bulunduğu için bu tür yorumlara hak verdiğini ifade eden Yağmur, evin çevresinde 5 dakikalık bir mesafede villalar, marketler ve bir köy kıraathanesinin olduğunu belirtiyor. İl merkezine ve İstanbul’a oldukça yakın bir konumda bulunan bu ev, köprüye de yalnızca 15 dakika uzaklıkta. Arabayla rahatça giriş-çıkış yapılabileceğini vurgulaması, evin ulaşım açısından da işlevsel olduğunu gösteriyor.
‘SATIŞ KARARI’
Yağmur Şirin, İtalya’daki mimarlık firmasından 3 yıllık bir proje teklifi aldığını ve bu teklifi kabul ettiğini açıkladı. Annesi ve babasının emeklilikte yorulmaları ve sosyal medyada dikkat çeken evin ilgi çekici olması, ailenin bu evi satma kararı almasına yol açtı. “Bu arazinin, ormanın ve manzaranın bulunduğu başka bir evi bulamayacağımı biliyorum. Bu ev bana huzur verdi, fakat artık yeni bir aileye teslim etme vakti geldi. Evi alan kişilerin büyük bir şans ve huzur bulacağına eminim,” dedi. Bu açıklamalar, aile merkezli bakışı ve huzurun nasıl bir mekana ilişkin olduğunu anlamamız açısından önemli bir perspektif sunuyor.
Ev, fiziksel özelliklerinin ötesinde, bağların, aile içindeki ilişkilerin ve bir yaşam tarzının simgesi olmayı sürdürüyor. Sosyal ortamda bu tarz bir ilginin toplanması ve etkilenmesi, modern toplumun dinamiklerini, ailenin önemini ve evin bireyler üzerindeki etkisini bir arada keşfetmemizi sağlıyor. Yağmur Şirin’in yaşamı, kariyeri ve ailesi ile olan bağı,