Ankara’da yaşayan kadın, eşinin kendisine şiddet uyguladığını, ailesinin evliliklerine müdahalesine sessiz kaldığını, kumar oynamayı alışkanlık haline getirdiğini ve evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek boşanma davası açtı. Karşı dava açan koca ise eşinin iddialarının asılsız olduğunu savundu.
Ankara 7. Aile Mahkemesi, toplanan deliller ve tanıkların beyanları doğrultusunda kadını az kusurlu, kocayı ise ağır kusurlu buldu. Mahkeme, tarafların boşanmalarına ve kadına toplam 60 bin lira tazminat ödenmesine karar verdi. Ancak dosya istinaf mahkemesine taşındı ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, eşlerin kusur oranlarının eşit olduğunu belirterek kadın lehine verilen tazminat kararını kaldırdı.
Davacı kadın, taraflara kusur belirlenmesi yönünden istinaf kararını temyiz etti. Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, istinaf kararında hukuka aykırılık bulunmadığını tespit ederek kararı oy birliğiyle onadı. Yargıtay kararında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370. maddesi gereğince temyiz isteminin reddine hükmedildi.
Kararın dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına uygun olduğu belirtilen Yargıtay kararında, kadının eşinin akrabalarıyla görüşmeyi istememesi ve kötü davranışları nedeniyle az kusurlu sayılmasına ilişkin mahkeme kararının da onandığı vurgulandı. Bu doğrultuda kadına verilen tazminat kararının kaldırılması, eşlerin kusur oranlarının eşit olduğu belirlenmesi ve boşanma kararının onanmasıyla sonuçlanan süreç Yargıtay tarafından da destek buldu.
Sonuç olarak, Yargıtay’ın oy birliğiyle verdiği kararla, belirlenen kusur oranlarına ve delil durumuna göre boşanma davasında kadının az kusurlu, kocanın ise ağır kusurlu sayılması ve tazminat kararının kaldırılması doğrultusunda verilen kararın hukuka uygun bulunduğu kesinleşmiş oldu.