Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Van Büyükşehir Belediye Başkanı olan DEVA Partisi’nden Abdullah Zeydan hakkında önemli bir karar aldı. Daire, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yasaklı hakların iadesine yönelik verilen kararın usulsüz yapıldığını belirterek, bu kararın bozulmasına hükmetti. Ayrıca, dosyanın tekrar değerlendirilmesi için Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildi.
Abdullah Zeydan, 31 Mart yerel seçimlerinde DEVA Partisi’nden Van Büyükşehir Belediye Eş Başkanı olarak seçilmişti. Ancak, Zeydan’ın memnu haklarının, seçimlerden önce Adalet Bakanlığı’nın itirazı sonucunda mahkeme kararıyla geri alındığı ortaya çıkmıştı. Seçim sürecinin ardından, Van İl Seçim Kurulu, seçimin ikinci sıradaki adayı Abdulahat Arvas’a belediye başkanlığı mazbatasının verilmesi yönünde bir karar almıştı. Ancak, bu kararın getirdiği tepkiler üzerine Yüksek Seçim Kurulu, Van İl Seçim Kurulu’nun kararını iptal ederek, mazbatanın Zeydan’a verilmesi gerektiğine hükmetmişti.
Zeydan’ın memnu haklarının seçimden önce geri verilmesi konusundaki yerel mahkeme kararını inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesi, bu hakların iadesinin cezanın infazının üzerinden en az üç yıl geçmesi gerektiğinin altını çizdi. Abdullah Zeydan için söz konusu sürenin 20 Aralık 2025 tarihi itibarıyla başlayacağı belirlendi. Böylece Zeydan’ın memnu haklarının geri verilmesi sürecinin hukuken mümkün olmadığını vurguladı.
Yargıtay, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen memnu hakların iadesi kararının yanı sıra, aynı kararın Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başvurusu ile ortadan kaldırılmasının da usulsüz olduğunu ifade etti. Bunun sonucunda her iki kararı da bozmak suretiyle, dosyanın yeniden incelenmesi için ilgili mahkemeye gönderdi.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararlarına uygun bir şekilde hüküm verirse, Abdullah Zeydan’ın belediye başkanlığı mazbatasının iptal edilmesinin önü açılabilir. Bu, Zeydan’ın hukuki durumu ve geleceği açısından kritik bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
Yargıtay’ın bu kararı, Zeydan’ın seçim sürecindeki durumu ile birlikte, yerel yönetimler açısından da önemli bir emsal teşkil edebilir. Türkiye’nin demokratik süreçlerinde, mahkemelerin aldığı kararların ne denli etkili ve belirleyici olduğu bir kez daha gözler önüne serilmiş durumda. Yerel seçimlerdeki haksızlık iddiaları ve itiraz süreçleri, yöneticilerin hukuki statülerini etkileyen faktörlerden biridir.