Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde etkili olan zirai don, özellikle Bursa’nın İznik ilçesindeki meyve bahçelerinde önemli hasara neden olmuştur. Don olayı, özellikle erik, kivi ve nektarin ağaçları ile üzüm bağlarında büyük ölçüde ürün kaybına yol açmıştır. Çiftçiler, olası zararları en aza indirmek için sabaha kadar tarlalarında nöbet tutarak, ateş yakarak ve traktörlerle sis bulutu oluşturarak ürünlerini koruma çabası içine girmiştir.
ZİRAİ DON ÇİFTÇİLERİN KABUSU OLDU
Türkiye’de bahar aylarının gelmesiyle birlikte yaşanan soğuk hava dalgası ve zirai don, özellikle tarım sektörü açısından büyük bir endişeye sebep olmuştur. Meyve yetiştiriciliği yapılan bölgelerde sıcaklıkların sıfırın altına düşmesi, meyve ağaçlarının çiçeklenme döneminde ciddi olumsuz etkiler yaratmıştır. Bu durum, çiftçilerin ve tarım uzmanlarının dikkatini çekmiş ve tek çözüm yolunun zararın önüne geçmek olduğu ifade edilmiştir.
Bursa’nın İznik ilçesinde meydana gelen zirai don, özellikle meyve ağaçlarının yoğun olduğu bölgelerde ciddi hasarlara yol açmıştır. Havanın kararması ve sıcaklıkların sıfırın altına düşmesi, bahçelerde büyük kayıplara sebep olmuştur. Marmara Bölgesi’nin önemli tarım merkezlerinden biri olan İznik Ovası’nda yaşanan bu event, meyve ağaçlarının neredeyse %90’ını olumsuz etkilemiştir. Bu durum, erik, nektarin, kivi, kiraz ve armut gibi pek çok meyve türünün çiçeklenme dönemindeki ağaçlarının kurumasına ve hasat yapılamamasına neden olmuştur. Ayrıca, ilçedeki üzüm bağları da zirai dondan etkilenmiştir. Üreticilerin uğradığı zarar ise 1 milyar liranın üzerinde olduğu değerlendirilmekte ve bu durum çiftçiler için büyük bir kayıp anlamına gelmektedir.
AĞAÇLARININ BAŞINDAN AYRILMADILAR
Çiftçiler, oluşan zararları en aza indirgemek için sabahın ilk ışıklarına kadar tarlalarında nöbet tutmuşlardır. Ateş yakarak ve traktörler aracılığıyla sis bulutu oluşturarak, kalan ürünlerini korumak için çeşitli yöntemler denemişlerdir. Çiftçi Tolga Küçükçakır, bahçelerinde aktif olarak bulundukları süre boyunca yaşadıkları zorlukları dile getirirken, “Gece burada olmamızın tek sebebi, aylarca verdiğimiz emeği bir gecede kaybetmemek. Sabahın ilk ışıklarına kadar tarlada nöbet tuttuk. Ateş yaktık, traktörle sis dumanı yaptık. Elimizden ne geldiyse denedik. Çünkü don olursa, bütün sezon boşa gidecekti. Tüm çiftçi arkadaşlarıma geçmiş olsun” ifadelerini kullanmıştır.
Yaşanan bu olay, hem çiftçiler hem de tarım sektörü için derin bir yarılma anlamına gelirken, aynı zamanda Türkiye’nin tarım politikasının ve iklim değişikliği ile mücadele stratejilerinin gözden geçirilmesi gerektiğini de ortaya koymaktadır. Üreticilerin uğramış olduğu büyük zarar, sektördeki birçok ailenin ekonomik durumunu tehdit ederken, ilerleyen dönemlerde desteklerin artırılması ve önleyici tedbirlerin alınması gerektiğiği düşünülmektedir.
TARIM POLİTİKALARI VE ZİRAİ DONUN ETKİLERİ
Zirai don, dikkatleri Türkiye’nin tarımsal üretim politikalarına çekmektedir. İklim değişikliği nedeniyle yaşanan anormal hava koşulları, tarımın geleceği için ciddi bir tehdit oluşturmakta ve üreticilerin her yıl benzer sorunlarla karşılaşma olasılığını artırmaktadır. Çiftçilerin bu tür hava olaylarına karşı önlem alabilmesi için hükümetin destek sağlaması oldukça